Ev Partilerini sıkıcı bulan bendeniz, sonunda parasını ödeyip şöyle felekten bir gün çalmak amaçlı Makara Group'un organize ettiği Hilton'daki Serdar Ortaç'lı Yıl Başı partisine gittim 6 arkadaşımla. Beş kız, 1 erkektik. Arkadaşlarımın çoğunun son anda karar vermesi yüzünden biletlerimiz ayakta diye adlandırılan; salonun en arkasında bir boşlugu andıran yer içindi(!) ki o paraya böyle kötü bi yer hak ettiğimizi bilmiyordum açıkçası. Serdar Ortaç'ın çıkacağı platformun hemen önünde masalar, onun arkasında "Stand" denilen gene ayakta ama önünüzde, kokteyllerdeki gibi uzun bacaklı, bir tek küçük masanın bulunduğu alan ve tüm bunların arkasında; onlardan bir şeritimsi küçük demire kumaş geçilerek ayrılmış olan düz bir bozkırı andıran AYAKTA grubunun yeri bulunuyordu. Ayakta grubuna hizmet eden sadece barda bulunan barmenlerdi. Kesinlikle bir garson kavramı yoktu. Daha vahimi, ayakta grubu tamamen kendi haline bırakılmış bir haldeydi. Bodyguard yok, derdin olsa kimseye diyemezsin... Yani paranla rezil olabilirsin. Saçına sakız atanlar olabilir mesela (Gerçektir)
Peki geliş aşaması nasıl? Arabanızla geldiniz Hilton'un önünde kırmızı yelekli 15 kişiye yakın bir otopark görevlisi sizi bekliyor. Akbaba sürüsü diyebiliriz. Arabayı onlara emanet ederken 30 Ytl park ücreti istiyorlar! Kısa süreli şokun ardından "iyi tamam" diyip veriyorsunuz parayı. Bu seferde bir öğreniyorsunuzki arabanın yanına, siz hiç bi şekilde gidemiyormuşsunuz. Siz onlara verdikleri fişi vereceksiniz, onlarda arabayı getirecekler, sonra siz almak istediğinizi alınca tekrar vereceksiniz "götür yerine" diyeceksin. O anda arabada kıymetli bi şi bırakmamam gerektiğini takdir edersinizki anlıyorum.. (Peki çıkışda ne oluyor, arabasını bulamadıkları insanlarla görevliler tartışırlarken, ben kendi arabam park edilirken gözlerimle takip ettiğim için şanslı olup arabanın yanına gidip, "hemen bu arabanın anahtarını bulun" demekle yetiniyorum..)
Geldik vestiyere.. Kişi başı 10 Ytl, istiyorlar! Tamam buna da tamam.. (Ama sonuç ne peki? Saat 3:30 olduğunda dışarı çıkıldığında salondan, tüm paltoları holde öylesine insanların rahatça elleyebileceği şekilde asıldığını görüyorsunuz. Millet sarhoş bir şekilde holde boylu boyunca askılarda duran montlara, paltolara saldırıyor. Kimisinin paltosu yerde, kimisi verilen numarayı görevliye vermiş ama görevli ortada olmadığından,montundan ümidi kesmiş.)
Tekrar salona dönersem, limitsiz yerli ve yabancı içkinin saat 4'de kadar olacağını söyleyen Makara Group, daha saat 2 olmadan alkolsüz içeceklerin Ayakta grubunun derme çatma(!) barımsı barında bittiğini söyledi. Standlerin barı, tam şeritin önünde olduğundan ordan bir şey istediğinizde; iki tarafın ayrı olduğu söyleniyordu. Yani Türkçesi, "Yok burdan Ayakta kısmına servisimiz". Ama ilginç olan kimine verilmeyen Stand içkileri, kimilerine veriliyordu!
Hadi tüm bu kötülüğe rağmen Serdar Ortaç fanatiği olarak gıkımızı çıkarmıyorken, 23:30 gibi sahneye çıkan Serdar, yeni yıla girerken bile deneyimsiz tavırlar sergiliyordu, "Saat kaç? hadi oluyor yıl başı" dedi, 5 dk varken yılbaşına. Bu ne biçim organizasyondur? Adamın kolunda saatte mi yok! Ne biliyim görevliler yok mu? Dışarda koca Taksim meydanı yok mu? Slaytınız yok mu, tam o anlarda 10'dan geriye sayacak?.. Resmen muallakta kalmış bir geri sayımla "Oley" diye bağırdık. Ne konfeti yağdı, ne ışıklar değişti.
Ve muhteşem Serdar Ortaç tüm hızlı parçalarını yarıda keserek söyleyip, zevkimizi kursağımızda bırakırken; tüm slow parçalarını uzata uzata söyledi. Açıkça bilmiyorum ama ben universitede bile bundan daha iyi organizasyonlarda çalıştım. Muhteşem bir Şebnem Ferah konseri mesela.. Bu kadar kötü bir birleşim hiç olamaz sanıyordum ama oluyormuş.
Yalnız en güzeli; Ben her zamanki gibi dün gene çok eğlendim. Çünkü ben dansı içinde hisseden biriyim ve bir şeye para harcayıp milleti de kalkıp getirmişsem,en çok benim canlı gözükmem gerekir.
Bu organizasyondan bu kadar rahatsız olmamın sebebi de muhakkakki bir gıdım alkol tüketmemiş olmam. Yani bilinci açık biri için rezaletti.. Diğerleri ne olduğunun farkında bile değildirler..
Keşke Harbiyede performansını ayakta alkışladığım Kenan Doğulunun Lütfi Kırdar'daki gösterisine gitseydim.
HEPİNİZE İYİ YILLAR.
Benim için pek parlak gittiği söylenemese de... ve tabi Kurban Bayramınız mübarek olsun.
Keşke Harbiyede performansını ayakta alkışladığım Kenan Doğulunun Lütfi Kırdar'daki gösterisine gitseydim.
HEPİNİZE İYİ YILLAR.
Benim için pek parlak gittiği söylenemese de... ve tabi Kurban Bayramınız mübarek olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder